В. Г. Гузев. Избранное

390 В. Г. Гузев. Избранное: К 80-летию 9. Yalnız düz geniş (/a/ ve /ä/) ünlüleri değil, yuvarlak ( /o/ , /u/ , /ö/, /ü/ ) ve düz dar ( /ı/ ve /i/ ) ünlüleri de içeren VK tipindeki kelime veya heceleri (örn. a y, ä b, ok/uk, ök/ük, ık, iç vb.) temsil eden grafemlerin var olması, Göktürk yazısının (hiç olmazsa söz konusu olan işaretleri kapsayan kısmının) “ünsüz + mümkün olan her bir ünlü” tipli hecelerle karakterize edilen Sâmi yazı sistemlerine mensup olmadığını, bambaşka, yani “belirli ünlü + belirli ünsüz” kuruluşlu kelime veya heceleri aktaran bir yazı olduğunu kanıtlar. 1 10. Diğer yazı sistemlerinin tarihinde, meselâ Etrüsk ve Asur-Babil yazı- larında da örneksemesi (anolojisi) görülen, güya /k/ ünsüz fonemini temsil eden beş grafemin ( q , k , [ , K , Q ) işlev görmesi, bu işaretlerin logogram veya silabogram olmasının belirtisi olabilir. I. M. Dyakonov, Etrüsk yazısında benzer bir olay üzerine; «c, k, q üçlüsünün var olması bilhassa manidardır. Bunların adı, “ke”, “ka”, “ku”dur ve bu harfler, metinde bunları izleyen /ä /, /a/ veya /u/ ünlülerime ayırt ediliyordu. Bu hususun neye işaret ettiği kendiliğinden anlaşılır: /c/ harfinin ses değeri “ke”, /k/ harfinin ses değeri “ka” ve /q/ harfinin ses değeri “ku” olan eski hece yazısının mevcut oldu- ğuna. Her bir işaret, kendiliğinden “ünsüz + ünlü” kesitini temsil ettiğinden ünlüyü de yazmaya gerek yoktu” der. Bu bakımdan başka dikkate değer bir alıntı da şudur: “E. Hinks’ten önceki araştırıcılar, Asur-Babil yazısında aynı ünsüzü temsil eden yedi kadar işaret buldukları halde, E. Hinks, makalesinde bu yazıda yalnızca ünsüz ileten işaretlerin tümden yok, buna karşılık “ünlü”, “ünsüz + ünlü”, “ünlü + ünsüz” ve “ünsüz + ünlü + ünsüz” tipli işaretlerin var olduğunu kanıtladı; böylelikle bir ünsüz için kullanılan “yedi farklı işa- ret”, gerçekte söz konusu ünsüzü içeren türlü türlü fonem veya hece kesitle- rini temsil eden işaretler olarak ortaya çıktı» . 2 Böylesi fikir yürütmeyi ETR yazışma uygulama, söz konusu beş grafemın, yazının kelime-hece evresinde şu ses değerlerine malik olduğu tahminini ileri sürmemizi sağlar: 1) ak, 2) ak, 3) ok, 4) ök/ük ve 5) ık. 11. Göktürk yazısını alfabe yazısı olarak yorumlama, Türkolojik runoloji- ye büyük bir zarar vermiştir. Bunun bir örneği, ligatür sorunudur. Harf olarak yorumlanan “global signs”, “Globalzeichen” ya da “ligatür”lerin, yani güyâ / nt/, /lt/, /nç/, /rt/ gibi ünsüz gruplarını temsil eden işaretlerin, en baştan harf ol- mayıp VKK (ünlü + ünsüz + ünsüz) tipindeki kelime veya heceleri (/ant/, /alt/, /anç/, /art/) temsil etmiş olması çok muhtemeldir. İki ünsüzden birincisi so- nant, ikincisi patlamalı olan bu kesitler, eski Türkçenin morfonolojik yapısına pek uygundur. Bu tip işaretlerin iki harfin kaynaşmasından doğduğunu tahmin eden en yaygın görüşte şu kusur saklıdır: kaynaşmaya katılan ilkel işaretler, 1 Krş. I. M. Dyakonov, “Predislovie”, 1. Fridrih, Istoriya pis’ma, Moskva, 1979, s. 14. 2 Dyakonov I. M. Predislovie, s. 13.

RkJQdWJsaXNoZXIy MzQwMDk=