Актуальные вопросы тюркологических исследований

187 Actual Problems of Turkic Studies dilini bilmeyen Anadolu Hıristiyanları” olarak geçiyor ve onların konuştuğu dil de “Türkçe”, “berrak Türkçe”, “Türk dili”, “ortak Türk dili”, düzgün Türk dili” ola- rak isimlendiriyordu [5. S. 21]. Bilindiği kadarıyla Karaman ismi ilk olarak 1553–1555 yılları arasında İs- tanbul ve Anadolu’da seyahat eden Alman seyyah Hans Dernschwam’ın seya- hatnamesinde geçmektedir. Eserinde Yedikule çevresinde ikamet eden Karaman (Caramania) bölgesinden gelmiş olan ve Karamanlılar (Caramanos) diye anılan Ortodoks Hıristiyan dinine mensup bir topluluk bulunduğunu anlatmaktadır. Dernschwam bu topluluğu İstanbul’a getirenin Sultan I. Selim olduğunu ifade et- mektedir. Kiliselerinde ayinlerini Yunanca yapmalarına rağmen Yunanca bilme- yip Türkçe konuştuklarını kaydetmektedir. Fakat Karamanlıların ne zamandan beri Türkçe konuştukları bilinmemektedir. [3. S. 67]. Karamanlıca metinler ilk olarak İstanbul’un fethinden sonra görülmektedir. Grek harfleriyle yazılmış ilk Türkçe eser, Gennadios’un İtikatnamesi’dir. Bu eser Turcograeciae Libri Octo adlı Latince eserde geçmektedir [2. S. 110–119]. Bili- nen en eski ikinci kitap ise 1718 yılına ait “Gülzâr-ı İman-ı Mesîhî”dir [8. S. 1]. Karamanlıca eserlerin çoğu dinî içerikli olup bunlar arasında da en çok yeri İncil tercümeleri kaplamaktadır. Grek harfli Türkçe kitapların yazım ve dil özellikleri arasında farklar bulun- maktadır. Bu konuda Eckmann, Karamanlıca eserleri dil bakımından şu şekilde sınıflandırmıştır: 1. Edebî Türkçe ile yazılan Arap harfli Türkçe eserlerin Grek harfli olarak ya- yımlanmasıdır. 2. Halk unsurları ile karışık yazılmış eserler. 3.Karamanlıhalkağzıileveyaonayakınbirağızlayazılmışeserler[4.S.167–168]. Karamanlıca eserleri ortaya koyan yazarların dil ve yazım anlayışları eserde kendini hissettirmektedir. Yazarların aynı eğitimi almamış olmalarının yanında farklı coğrafyalarda ve farklı zamanlarda yaşamış olmaları eserlerin kendi arala- rında bir yazım birliği oluşturmamasının sebebidir. Zaten bu kişilerin önceliği yayımladıkları eserlerin dili ve yazımı değil, içeriğidir. Yani bu kitapların yayım- lanmasındaki öncelikli amaç Yunanca bilmeyen Anadolulu Ortodoks Hıristiyan- lara dinî akidelerin öğretilmesidir. Bu eserler Osmanlı Türkçesi ile değil Karamanlı ağzı ile yazılmıştır [10. S. 108]. Türkçe İncil Tercümeleri Türkler, tarih boyunca fetihlerle geniş coğrafî alanlara yayılıp çok çeşitli uygarlıkları tanıyarak bu uygarlıkların din ve kültürlerini benimsemişlerdir. Bu kültür etkileşimi sonucunda da Türkler değişen medeniyet sebebiyle birçok alfabe kullanmışlardır. Tarihte bu kadar farklı alfabelerle yazan başka bir millet daha yoktur. Avrupa dilleri Latin alfabesini, Grekçe Grek alfabesini, Slav dille-

RkJQdWJsaXNoZXIy MzQwMDk=