Языки и литературы тюркских народов

41 sonlarından itibaren oluşmaya başlamış ve 17 ve 18. yüzyıllarda ise İstanbul’da konuşulan dil artık Türkçenin standart dili hâline gel- miştir. 17. yüzyıldan itibaren İstanbul’da konuşulan Türkçeyle ilgili örnek- leri özellikle Batılı ilim adamları güzel bir şekilde tespit etmişlerdir. Meselâ, 18. yüzyılın sonlarında Viguier’in kaleme aldığı Elemens de la Langue Turque (İstanbul, 1790) isimli gramer kitabının diyalog bö- lümünde Yahudi: Bakkal içerde bize yemek yeyib ve kahve içme için oturacak yer var mı? Bakkal: Benim içerde bir odam vardır, kahve için tütün için, uyku uyuyun. Yahudi: Aferim bakkal, sin bir söz ağnara benzersin. Güzel, Mehemmed Çelebi içeri girelim. Bakkal, uşağı ça- ğır da Mahmud Paşa mehkemesinin yanındaki kahveciyi getirsin. ve 19. yüzyılın başlarında Luigi Bonelli ve Stefano Lasigian’ın yazdığı Il Turco Parlato (Milano, 1910) isimli konuşma kılavuzunda Stasyon ne- rededir? Doğru ileri git sora saga dön stasyon karşına çıkar. Biylet ne- rede satılıyor? Edirne’ye birinci mevkiden bir bilyet ikinciden üç bilyet isterim. İstambol’dan Edirne’ye birinci mevkiden bir bilyet, ikinciden üç bilyet isterim. şeklinde geçen ifadeler Türkçenin zengin konuşma dili örneklerindendir. Bildirimizde; bazı Batılı ilim adamlarının kaleme aldıkları Türkçe gramer kitapları ve konuşma kılavuzlarında Türkçe konuşma dilini yansıtan örnekler (yukarıda da belirtildiği gibi) üzerinde durulacak- tır. Bu tür eserlerde geçen diyalog bölümlerine göz atıldığında; 18, 19 ve 20. yüzyılın başlarında günümüz Türkçesine yakın çok canlı bir konuşma dilinin var olduğu anlaşılacaktır. Bu durumu örneklerle bir nebze de olsa gösterebilirsek bildirimiz amacına ulaşacaktır. Spoken language is the kind of language which carries different properties of articulation and is practically used in everyday life. The standard language in Turkish started to take shape as of the end of the 15 th century and as of the 17 th and 18 th centuries, Turkish spoken in Istanbul became the standard Turkish language. Especially the western scientists could identify the properties of the Turkish spoken in Istanbul as of the 17 th century. For instance, the grammar book titled Elemens de la Langue Turque (İstanbul, 1790) and written by Viguier towards the end of the 18 th century in- cluded the following example in its section on dialogues:

RkJQdWJsaXNoZXIy MzQwMDk=