Актуальные вопросы тюркологических исследований

385 Actual Problems of Turkic Studies nin eski metinlerden aldığı parçaları yeni bir bütün içerisinde bir araya getirdi- ğini ileri sürerler. Metinlerarasında, her metnin kendinden önce yazılmış öteki metinlerin alanında yer aldığı, hiçbir metnin eski metinlerden tümüyle bağımsız olamayacağı düşüncesi öne çıkar. Bir metin hep daha önce yazılmış metinlerden aldığı kesitleri yeni bir birleşim düzeni içerisinde bir araya getirmekten başka bir şey olmadığına göre, metinlerarası da hep önceki yazarların metinlerine, eski yazınsal geleneğe bir tür öykünme işleminden başka bir şey değildir. Kısacası, bu bağlamda, her yapıt bir metinlerarasıdır [1].” Metinlerarasılık kavramı 1960’lı yıllarda ortaya çıkmış olsa da olgu olarak çok eskilere dayanır. Baktin, “Yalnızca ‘yalnız-Âdem’ bütünüyle söyleşimci yöntem- den kurtulabilir…” [2] derken kavramın bu yönüne dikkat çekmektedir. Bilhassa Rus biçimcilerin ilgiyle eğildiği dilbilim çalışmaları içinde, ilk devrede olmasa bile sonraki dönemlerde metinlerarasılığa önemli bir yer ayrılmıştır. Jacobson, Biçimcilerin yöntemini şöyle özetler: “Yazın biliminin konusu yazın değil, yazın- sallıktır, yani belli bir yapıtı yazınsal kılan şeydir [3].” Victor Şklovski, bir eserin yazınsallığının ancak başka eserlerle ilişkileri bağ- lamında ele alındığında ortaya çıkacağını öne sürer: “Bir sanat yapıtı öbür sanat yapıtlarıyla kurulan bağıntıya göre ve onlarla ger- çekleşen bütünlemşmeler yardımıyla algılanır (…) Yalnızca pastiş değil, her sanat yapıtı herhangi bir modele koşut ve karşıt olarak yaratılır. Yeni biçim, yen içeriği dile getirmek için değil (Veselovski bunu savunur), estetik özelliğini yitirmiş eski biçimin yerine geçmek için ortaya çıkar” [4]. Rus Biçimcileri, iki eser arasındaki ilişkiyi bilhassa biçim olgusu üzerinden değerlendirirler. Biçim onlar için gerçek bir özdür. Ona “somut anlamı ve tarihsel önemini dikkate alarak” [5] yaklaşırlar. Parodi ve pastiş de Rus Biçimcileri’nin üzerinde sıklıkla durdukları metinlerarası yöntemler olarak dikkat çeker. Baktin, ciddi mesajları olna komedi türleri için ‘karnaval’ kavramına vurgu yapar. “Tö- rensel özellikte, bireşimsel bir gösteri biçimi olarak” karnavalın edebiyat üzerinde çokseslilik, çokanlamlılık, söyleşimcilik bakımlarından bir etkisi vardır. “Karna- val yazına dönüştürülerek bir somut simgeler dili” [6] oluşturulur. Kristeva’ya göre metinlerarasılık yazınsallığın bir ölçütüdür. Önemli olan ön- ceki bir metnin yenilenmesi değil, metinsel bir değişim ve dönüştürüm işlemidir. ‘Bağlam değiştirme’ kavramını öne çıkaran Kristeva, metinlerarası ile metinlera- rası göndergeyi birbirinden ayırır. Gönderge kolaylıkla tespit edilebilirken, me- tinleraarsı, “bir başka metinden alınan sözcelerin bir metnin uzamında kesişmesi ve tarafsızlaşması” olgusunu öne çıkarır ki bu olguların saptanması pek kolay değildir. Çünkü metin, kendinden önceki metinlerden ve hatta sanatsal pratik- lerden, çoğu kez bilinçdışı öğeler taşımaktadır. Bağlam değiştirme işlemine tabi tutulan metinlerin deyiş yerindeyse yeniden yazılmış olduğunu söyleyebiliriz. Artık söz konusu olan dönüştürülmüş olsa da başka bir metindir.

RkJQdWJsaXNoZXIy MzQwMDk=