Актуальные вопросы тюркологических исследований

395 Actual Problems of Turkic Studies Şam çarşılarında Şems’e rastlamadı mı Yolun bir kıyısında o öbürü bir kıyısında Şems bir soruydu Bir cevaptı Mevlâna Benziyorlardı bir arada Kişinin kendisiyle yaptığı bir konuşmaya Muhyiddin’in İbnürrüşd’e dediği gibi Bir evet bir hayır demedi Mevlâna Hep evet dedi Şems’e bu konuşmada Şam çarşılarında Mevlâna Aradı durdu Şems’i Bir yitirip bir buldu Şems’i Şems bir bengisuydu O’na Mevlâna Şam’da Muhyiddin’le konuştu Ona Şems’i sordu Muhyiddin kabrini açarak Sabır kitabından bir yaprak çevirerek Şems’in kendisini gösterdi Sonra yorgun bir Şam öğlesinde Sıcakta çekirgeler kavrulurken Çömeldi bir su kıyısında Hızır’ı gördü alı yeşili gördü suda Şems’i gördü ve buldu kendini Şam çarşılarında Şems alındı Mevlâna’dan Kendisine Mesnevî verildi” [31]. Geleneği şair için vazgeçilmez bir husus olarak gören Sezai Karakoç ‘’Hızır- la Kırk Saat’te geleneğin yeniden üretilmesinin örneklerini verir. Hızır ve İbn Arabî’yi şiire sokan Karakoç, zaman ve mekân düzlemlerinde yeni bir düzenle- meye tabi tutar metni. Bu, yeniden üretimdir. Hilmi Yavuz Hilmi Yavuz, ‘Gelenekten Yararlanma ve Geleneği Yeniden-Üretme Bağ- lamında Yahya Kemal’ başlıklı yazısında Yahya Kemal’in şiirinde geçmişle ya da Gelenek’le kurulabilecek bir ilişkinin ‘Gelenekten yararlanmak’ ve ‘Gelene- ği yeniden-üretmek’ düzlemlerinde gerçekleştiğini söyler [32]. Biz de Hilmi Yavuz’un şiirinin gelenekle ilişkisini bu iki düzlemde değerlendirebiliriz. Hilmi Yavuz, bütün sahih şairler gibi bir tarih şuuru geliştirmiş ve ‘sadece geçmiş’in geçmişliğini bilmekle kalmamış, onun hâl’de de var olduğunu anla- mıştır.’¹ Başlangıçtan itibaren dünya edebiyatının pratikleri ve kendi milletinin, içinde bulunduğu medeniyet dairesinin yazınsal pratikleri aynı anda vardır onun için ve tüm bunlar organik bir bütün oluştururlar. Kendi şahsi imtidâdını,

RkJQdWJsaXNoZXIy MzQwMDk=